
1957 yılında, kahveye olan büyük sevgisi ve eliyle harmanladığı eşsiz emeğiyle, Hacı Mustafa Tankaş tarafından temelleri atılan bu yolculuk, bugün Tankaş Kurukahve adıyla yaşamaya devam ediyor. Dedemizden bize miras kalan bu değerli lezzet, sadece bir kahve değil, bir kültür, bir gelenek ve bir gönül bağıdır.
Kuruluşumuzdan bu yana, özgün Türk kahvesi geleneğini bozmadan, her fincanda aynı özeni, aynı sıcaklığı ve aynı samimiyeti sunmayı ilke edindik. “Bir kahvenin kırk yıl hatırı vardır” sözünün ne anlama geldiğini biliyor ve her yudumda hatıraları canlandıran, kokusuyla mest eden bir deneyim sunmaya çalışıyoruz.
Bugün Tankaş Kurukahve olarak, dededen toruna aktarılan bu lezzeti nesiller boyu yaşatmanın gururunu taşıyoruz. Türk kahvesine duyduğumuz saygıyla, geçmişin izlerini geleceğe taşırken, siz değerli kahveseverlere bu eşsiz deneyimi sunmaya devam ediyoruz.
Vizyonumuz
Tankaş Kurukahve olarak vizyonumuz; 1957 yılında Hacı Mustafa Tankaş’ın yaktığı kahve ateşini, çağlar boyunca sönmeden taşıyacak bir meşaleye dönüştürmektir. Türk kahvesinin yüzyıllardır süregelen derin kültürünü yalnızca korumakla kalmayıp, onu çağın ruhuna uyarlayarak yeni nesillere aktarmak ve bu mirası dünya çapında tanınan, sevilen bir lezzet haline getirmek en büyük idealimizdir.
Her fincan kahvede, sadece kahve değil; emek, gelenek, aile, tarih ve samimiyet sunmayı hedefliyoruz. Amacımız, Tankaş Kurukahve’yi kahveseverlerin aklında sadece bir lezzet olarak değil, aynı zamanda bir yaşam tarzı ve bir kültürel bağ olarak yerleştirmek. Türk kahvesinin zarif ve asil duruşunu, modern dünyanın telaşı içinde bir durup soluklanma vesilesi kılmak istiyoruz.
Misyonumuz
Köklü geçmişimizden aldığımız ilhamla; her aşaması özenle yürütülen üretim sürecimiz, el emeğiyle kavrulan kahve çekirdeklerimiz ve nesilden nesile aktarılan bilgi birikimimizle, kahveyi sadece bir içecek olmaktan çıkarıyor, bir sanat eseri haline getiriyoruz. Misyonumuz, bu sanatı yaşatmak, korumak ve her fincanda yeniden inşa etmektir.
Tankaş Kurukahve olarak, geleneksel Türk kahvesinin doğallığını ve sadeliğini kaybetmeden, en kaliteli çekirdekleri en doğru yöntemlerle kavurarak, her yudumda kalbe dokunan bir tat sunmak için çalışıyoruz. Misafirlerimize yalnızca kahve değil, aynı zamanda bir deneyim, bir anı, bir hikâye sunmak bizim için bir görev değil, bir gönül işidir.
Bu yolda her fincan, bir tebessümün, bir hatıranın, bir sohbetin sebebi olsun diye ilerliyoruz. Çünkü biz inanıyoruz ki; bir fincan kahveyle başlar dostluk, hatıralarla kök salarak büyür…